27 Mayıs 2023 Cumartesi

VATANINI SEVEN SANDIĞA

Son tura geldik 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri 2. turu için tekrar sandıklara gitmemiz gerekecek Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanası için katılımın artması gerekli. Araştırmalar gösteriyor ki katılım %90 ı aştığı an Kemal bey kazanıyor.. İşin en ilginç yanı sandığa gitmemek muhalif seçmenlere ait bir davranış biçimi. Öyle ise yapmamız gereken sandığa gitmek ve OYUMUZU KULLANMAK sonrasında da SAYIMLARI İZLEYİP SANDIĞA SAHİP ÇIKMAK. Seçmenlerin sayımları izlemesi yasalarla koruma altına alınmış bir haktır.

Lafı uzatmaya gerek yok. Vatanını seven sandığa gelsin. kazanmak için sandığa gelin.

Çağlayan.B

16 Mart 2023 Perşembe

ÇAPSIZLIK HİKAYESİ

Son günlerde yaşadıklarımızı izah etmekte gerçekten güçlük çekiyorum. Olacak şey denilecek her şey oluyor. Bunların hepsini de en acı ve en açık şekilde yaşıyor ve tanıklık ediyoruz. Bir afet ve sonrası için ortaya beceriksizlik ve kötü yönetilme üzerine bir simülasyon hazırlayın deseler kimse bu kadar kötüsünü hayal edemezdi.

Depremin 40. günü olmak üzere hala çadır ve konteynırlar yetersiz kurulanlar sel altında. Beslenme sorunu devam ediyor. İç işleri bakanı kahvaltılık yardımı istiyor!!!. Hijyen sorunu hiç giderilemedi bölgede günlerdir banyo yapamayan insanlar mevcut.

Ve üzerine sel felaketi... Yine aymazlık yine iş bilmezlik yine çapsızlık hikayesi yazıldı... Bir alt geçitte biriken suyu tahliye edecek pompa bulunamadı. Kafası sadece beton ve betona dayalı rant ekonomisine dayalı iktidarımız. Bu seferde şehirleri selin altında bıraktı. Çünkü beton işinde de iyi değil. Yapılaşma nereye nasıl yapılmalı konusun da hiç bir öngörüleri bilimsel veriye dayalı bir çalışmaları yok. Olsaydı başımıza bunlar gelmezdi. Doğaya düşman bu ekonomik anlayışın sonucunda ya enkaz altında kalıyoruz yada sele kapılıyoruz. 

Çağlayan B.

13 Şubat 2023 Pazartesi

 ÖRGÜTLÜ TOPUM

Bir kaç gün önce yeni mezun genç bir mimar arkadaşımla sohbet ettik. Bir çırpıda inşaat sektöründeki çarpıklıklardan bahsetti ki bir kısmını bende biliyordum ve mesleğim den ötürü de tanıklık etmişliğim var. Ama bilmediğim bir çok aksaklıktan ve bunlara göz yumamadığı için mesleğini hakkıyla yapamadığını anlattı. Ben sadece O'na değil kendi oğlumda dahil olmak üzere bu ülkenin geleceği olan gençlere böyle kötü bir ülke bıraktığımız için suçluluk duyduğumu söyledim. Çünkü suçluyuz.




Bu ülkenin geleceğini cahil pespaye (düşük nitelikli) çapsız üç kağıtçı İnsanlara bıraktık. Çünkü siyaseti onlara bıraktık. STK ları onlara bıraktık ülkenin karar alıcı mekanizmalarında onların olmasına neden olduk.

O genç arkadaşa dediğim şu idi siyasi görüşüne en uygun bir siyasi partiye ve veya kendine en uygun bir STK ya üye ol siyaset yap. Örgütlü olmazsan veya bir örgüte dahil olmazsan fikirlerini savunacak gücü kitleyi arkanda bulamazsın. 



Ve belki de ben de dahil olmak üzere hepimizin artık iyi ve güzel şeyleri savunmak için örgütlenmemiz gerekiyor. Bizi oralarda barındırmazlar diyenleriniz olacaktır. Onlarda söyleyeceklerim öyle ise kendiniz gibilerle yeni örgütler kurun.

Çağlayan B 


8 Şubat 2023 Çarşamba

 UTANMIYORUM 

Çok üzgünüm içim acıyor moralim çok bozuk hatta sinirliyim de ama UTANMIYORUM. Deprem felaketinin adından bazı paylaşımlar görüyorum. Sıcak yatağında uyuduğu için utandığını veya sıcak yemek yediği için utandığını söyleyen paylaşımlar görüyorum. Neden utandığınızı anlayamıyorum. Utanması gereken siz biz değiliz sorumlusu sen misin ben miyim ki utanalım.



Utanması gerekenleri şöyle bir sıralayayım; Bilime inat hatalı yapılaşmaya izin veren yetkililer, deprem yönetmeliğine aykırı bina yapan müteahhitler, devletin imkanlarını organize edemeyen yöneticiler. Beton rantına dayalı bu ekonomik düzeni kuran ekonomi yönetimi. Orman yangının da yangın söndürme uçağı kaldıramayan depremde afet bölgesine yardım ulaştıramayan yönetimdir. Utanması gerekenler onlar sen ben değil.



Deprem vergileri nerede diye sordum "Birlik beraberlik zamanı siyaset yapma" diyenlerinize denk geldim. Kusura bakmayın da tam da siyaset yapma vakti. Eğer bu siyasetse tamda siyaset vakti ve yapacağım. Ben hiç bir siyasi partiye üye değilim tek yaptığım siyaset oy kullanmak. Ama ülke sorunları üzerine fikrimi kendi sosyal medya hesaplarımdan paylaşıyorum. Ben bu ülkenin yükümlülüğü olan tüm vergilerini ödeyen kanunlara saygılı bir vatandaşıyım. O nedenle de yaptığım siyasetse yapacağım. 

Çağlayan B.

7 Şubat 2023 Salı

GÖÇÜK ALTINDA KALAN DEVLET

Susuyorum içime atıyorum. Yardımcı olmak isteyen yardım etmek için çırpınana insanların şevkini umutlarını kırmayayım diyorum. Ama artık gördüklerim duyduklarım ve görmem gerekenleri görememem daha fazla susmama izin vermiyor. Ne re de bu DEVLET ne re de 40 saat oldu deprem olalı etrafta bir tane kızılay çadırı gören var mı? Kızılay ın iaşe yardımını gören var mı?  İnsanlar ac açık sokaklarda. Eskiden bir deprem olduğunda yada başka bir doğal afet olduğunda hemen Türk Sılahlı Kuvvetlerine ait birlikleri görürdük. Çünkü eskiden emasya kanunu vardı. TSK bu durumda inisiyatif alabilirdi. ayrıca yerel yöneticileri koordine etme hakkına sahip olurdu. İşte o kanun ergenekon kumpasında demokratlaşacağız diye kaldırıldı. 



Ayrıca askerliğimi Tugay Karargahın da Hareket Sb. yaptığım için kurmay subaylardan oluşan hareket şb. de kurmayların sürekli doğal afetlerden savaşlara vb aklınıza gelebilecek her türlü kötü olay için sorumluluk bölgesi kapsamında geliştirdiği senaryoları ve bu olası durumlar için planları olurdu. Böylesi durumlarda planınız olmasa gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi ortada kalırsınız. İşte AFAD ın hiç bir şey yapamamasının sebebi bu plansızlığıdır. Hoş artık ordumuzun böyle planları var mı bilmiyoruz. 15 Temmuz sonrası Harp Okulları da kaldırıldı. 

Bölgeye gönüllü giden sağlık personeli ilaçsızlıktan hastanesizlikten yakınıyor. hastanelerimizde yıkıldı. Bir sahra hastanesi bile kuramadı koca Türkiye Cumhuriyeti. İsrail kuracakmış sahra hastanesini.



Koca koca müteahhit firmalarımız nerde bu ülkede ki her ihaleyi alan 5 li grubu niye göremiyoruz Bölgede o kadar iş makinasına ihtiyaç varken niye yollamazlar. Ama ben size söyleyeyim ne zaman onları göreceğimizi. hani yıkılan binalarda Arama kurtarma çalışmaları bitirildiğin de o ortada ki yıkıntıyı molozların kaldırılması için ihale yapılacak ya işte o zaman hepsi tekrar görünür olur.

Halk güvendiği kurumlara yardım yaparak yada inisiyatif alarak yardım yapmaya uğraşıyor çabalıyor. insanların bu çabasını gözlerim dolu dolu izliyorum. bunca saattir bu yazdıklarımı yazmamış oluşumun sebebi de bu bu insanların şevkini çabasını umudunu kırmamak.

Ama sormadan edemeyeceğim 1999 yılından beri ödediğimiz deprem vergileri nerde hem de her T.C. vatandaşının istisnasız ödediği deprem vergisi nerede.  



Vede lütfen kimse taktir-i ilahi demesin. Japonları tanrısı farklı mı adamlar 8 şiddetinin altını deprem olarak kabul etmiyor. Eğer taktir i ilahi ise Japonların tanrısına tabi olayım onların tanrısı insanların başına binaları yıkmıyor. İşin gerçeği şu bilime inat olmayacak yerlere olmayacak şekilde çalıp çırparak çürük binaları hatalı çürük yol ve havaalanlarını yapıyoruz. Sonrada Taktir i ilahi   

Halk göçük altında ve anlaşılan devlet de göçük altında. Ama birileri keyfi yerinde ve onların dediğine göre Avrupa bizi kıskanıyor.

Çaglayan B

28 Kasım 2022 Pazartesi

 TARAFTAR OLMAK 

Hemen hemen hepimizin tuttuğu yani taraftarı olduğu bir takım var. Onların başarı veya başarısızlığı ile sevinip üzüldüğümüz. Bunu sizler nasıl açıklarsınız bilmiyorum. Ama Ben taraftarlığın içinde akıldışılığın olduğunu savunurum ve taraftarlığın rasyonel bir yaklaşımla açıklanamayacağına inanırım. Ama bu akıldışılık bazen öyle boyutlara ulaşıyor ki karşı tarafı rakip olarak görmekten çıkıyor onları hasım ve düşman görmeye başlıyoruz. Aslında bu günümüz Türkiye sinde karşımıza oldukça çok çıkan bir algı ... Ülkede seçim propagandası yapan siyasetçiler bize oy vermeyenler "teröristtir" diye bir söylemle oy isteyince ülke insanı da kendisinden olmayanı kendisi gibi düşünmeyeni düşmanlaştırıyor. Ve sanırım bu her yere her şeye sirayet ediyor. Dün Göztepe Altay maçında yaşananların bana düşündürdükleri bunlar... Bu yaşananların izahı yok ve mizahı da yapılamıyor. Konya da ki hayvan barınağın da yaşananalar gibi o yaşananların da izahı yoktu ve mizahı da yapılamayacak kadar acı idi. 

Hepimizin bu akıldışılığın cazibesinden bir an önce kurtulması gerekli. Karşı taraf düşmanımız değil. Sadece rakibimiz. Onlarla rekabet halindeyiz, savaş değil...  Ve rakipler saygıyı hak eder.

Çağlayan B

15 Kasım 2022 Salı

 KORKU

Korkmak nedir, acaba ?

TDK 4 başlıkta açıklamış bunu 

1. si korku duymak ürkmek dehşete kapılmak

2. si kaygı duymak, endişe etmek.

3. sü Çekinmek sakınmak saygı duymak

4. sü Yapamamak cesaret edememek 

Ben dördüncüyü konuşmak istiyorum biraz... Yapamayacağımızı düşünüp cesaret edemediğimiz için yapamadıklarımızı... 

Başaramamak ayıp bir şey değil ama başaramamak dan korkuyoruz. İnsan her yapmak istediği şey için yola çıktığın da mutlaka mutlu sona ulaşamaz. Takılır, tökezler ve hatta düşer de. Belki düşe kalka başarırız belki çok kolay başarırız ve belki de başaramayız hayal ettiğimiz şeyi. Hayat biraz da bu değil mi hayallerimizin ardın dan gitmek değil mi. Yoksa rutinlerimizle hep aynı şeyleri tekrar tekrar mı yaşayacağız. Hep aynı insanla aynı şeyleri hep aynı yerde aynı günleri yaşamaya ne kadar devam edeceğiz. Korkmayın yeni olandan yeni bir şeyi denemek den korkmayın. yeni insan tanımak yeni yerlerde yeni den bir şeylere başlamak. Deneyin ve deneyimleyin. Yeni bir yemeği ilk defa duyduğunuz bir tarifi deneyin. Abartın kalkın bilmediğiniz yeni şehirlere gidin yeniden bir yaşam kurun...  tamam çok kolay değil belki ama olabilir yapılabilir. Defalarca yaptığım için söylüyorum. Yapılabilir, denedim ve yaptım. Sizde bunu yapın demiyorum. siz başka bir şey deneyin ve o nu yapın. 

Elbette sürdürdüğünüz yaşamdan mutlu iseniz hiç bir şeyi kurcalamayın. mutlu iseniz devam edin böyle devam edin.

Hadi bu gece yatağa uzanıp başınızı yastığa koyduğunuzda düşünmeye başlayın ne kadar mutlusunuz sizi mutlu edecek başka bir şey var mı? Başınıza bir şeyin gelmemesini bilmek mutluluk mu? yoksa kaygısız güvende yaşamak mı? Sizi mutlu eden şeylere elbette sahip çıkın. Ama size mutluluk katacak hayatınızı renklendirecek sizi mutlu edecek ihtimallere de koşar adım yürüyün. Yolda takılıp düşerseniz ne olur ki. En fazla başaramamış olursunuz. yola çıktığınız da olduğunuz yere tekrar dönersiniz. rutinlere devam edersiniz. Kalabalığın yaptığı gibi herkes gibi... geçen günkü aylık bir derginin arka kapağında dediği gibi farkındalığınız kaybolur rutinlerle yaşarsınız.   

Bence bu gece yatarken bir düşünün yada şimdi düşünmeye başlayın.

ÇağlayanB